Hamilelikte Sık Karşılaşılan Şikâyetler

Bu mucizevi zamanda başınıza gelen pek çok garip şey vardır, özellikle de hormonlarınız daha aktif ve farklı şekilde çalışmaya başladığı için. Bu hormonal değişiklikler, vücudunuzun her yerinde farklı gebelik belirtilerine neden olabilir.

Sabah Bulantısı

Kadınların %60'ından fazlası sabah bulantısı yaşamaktadır. Kusma isteği (mide bulantısı) alışılmadık bir durum değildir. Her kadın için durum farklıdır; bazıları sadece kusma dürtüsü hissedecek ve bazıları gerçekten kusacaktır. Dikkat çekici bir şekilde, araştırmacılar hala sabah bulantısına neyin neden olduğunu güvenilir bir şekilde belirleyememiştir.

Çoğu kadın bu sıkıntıyı yalnızca ilk üç aylık dönemde hissederken, diğerleri tüm hamilelikleri boyunca en uç noktalarda kusma isteği yaşayabilirler.

Sabah bulantısını nasıl önleyebilir veya tedavi edebilirsiniz?

Protein yönünden zengin besinler tüketin. Protein, sabah bulantısını hafifletmeye yardımcı olur.
Sabah bulantılarını azalttığı klinik olarak kanıtlanmış ve hem anne hem de bebek için güvenli olan zencefil içeren ürünler tüketebilirsiniz. Zencefil damlası, zencefilli gazoz, zencefil kapsülleri veya zencefil çayı olsun, zencefil yardımcı olabilir.
Günlük B6 Vitamini dozunuzu aldığınızdan emin olun. B6 vitamininin sabah bulantısı ile ilişkili mide bulantısını azalttığı yine klinik olarak kanıtlanmıştır. Kusmayı uzak tutmak için tavsiye edilen miktar günde üç defaya kadar 25 mg'dır! (Unutmayın ki günlük olarak maksimum 100mg alabilirsiniz)
Bol sıvı tüketin. Bu süre zarfında susuz kalmamak zor olabilir ama bu bir zorunluluktur ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
Sabahları yataktan çok hızlı kalkmayın. Çok hızlı oturmak veya kalkmak dengenizi bozabilir.
Şiddetli sabah bulantınız varsa, doktorunuz reçetesiz satılan mide bulantısı önleyici bir ilaç veya katı bir beslenme programı önerebilir.

Yorgunluk

Hamileliğin diğer bir yaygın semptomu, özellikle ilk ve son üç ayda kendinizi ne kadar yorgun hissettiğinizdir. Hamile annelerin yarısından fazlası bu semptomu yaşar ve kıvrılıp kestirmek için bir yer bulmak ister.

Unutmayalım, vücudunuz dünyaya yeni bir insan getirmek için yeni hormonlar üretiyor, pek çok değişiklik yapıyor ve tüm bunları gerçekleştirme için de çok çalışıyor! Ayrıca bebeğe besin taşımak için daha fazla kan üretiyorsunuz, bu da kalbiniz ve diğer organlarınız için artan çabaya neden olmaktadır. Ayrıca zihinsel ve duygusal stres de kendinizi yorgun hissetmenizin diğer sebepleridir.

Gün içinde sık idrara çıkma, bacak krampları ve mide ekşimesi nedeniyle hamileliğinizin ilerleyen dönemlerinde uyumakta zorluk çekebilirsiniz.

Yorgunluk, özellikle demir eksikliği nedeniyle aneminin bir belirtisi olabilir. Kırmızı kan hücrelerinin, dokularınıza ve bebeğinize oksijen taşımasını sağlayan madde olan hemoglobini yapmak için vücudunuzun demire ihtiyacı vardır. Bebeğin ihtiyacı, vücudunuzun ürettiği fazladan kan ve doğum sırasında oluşacak kan kaybı nedeniyle, demir ihtiyacınız gebelikte iki katına çıkarak 27 mg'a çıkar. Doğum öncesi vitaminlerin çoğu, bu artan gereksinimi desteklemek için yeterli demir içerir. Yiyeceklerden yeterince demir almak için kırmızı et, kümes hayvanları, balık (haftada en fazla 2-3 porsiyon), kuru fasulye, bezelye, demirle güçlendirilmiş tahıllar ve kuru erik suyu gibi demir açısından zengin yiyecekler yiyebilirsiniz.

Hamilelikte yorgunluğu nasıl önleyebilir veya tedavi edebilirsiniz?

Enerji eksikliğini ve hamilelik yorgunluğunu azaltmak için:

Mümkünse, birkaç kez şekerleme yapın.
Kalkın ve vücudunuzu hareket ettirmek için dolaşın.
Erken yatın.
Günün erken saatlerinde idrar ihtiyacı dolayısıyla uyanmamak için yatmadan en az 2 saat önce sıvı içmekten kaçının.
Yatmadan hemen önce (2-3 saat önce) yemek yemeyerek gece mide ekşimesini en aza indirin.
Bacak kramplarını önlemek için yatmadan önce bacak kaslarınızı gerin ve diyetinize muz, şeftali, kivi, patates ve yeşil yapraklı sebzeler gibi potasyum açısından zengin yiyecekler ekleyin.
Doktorunuz aksini önermediyse egzersiz yapın. Ruh halinizi ve enerji seviyenizi iyileştirebilir. Haftada en az üç kez 30 dakikalık yürüyüş yapmak yardımcı olabilir.
3-4 saatte bir yemeye çalışın ve her öğün ve ara öğünde karbonhidrat, protein ve yağa yer verdiğinizden emin olun.
Yüksek lifli karbonhidratlara (tam tahıllar, nişastalı sebzeler, meyveler) sadık kalın ve tatlıları ve rafine edilmiş tahılları en aza indirin.
Mümkünse kafeinden kaçının (her gün maksimum 200 mg).
Bol sıvı, özellikle su için.
Stresi azaltın. Aşırı stresliyseniz yardım istemekten korkmayın.

Mide Ekşimesi

Hamilelik sırasında mide ekşimesi, özellikle 3’üncü gebelik ayından sonra, kadınların %50'sinden fazlasının yaşadığı bir şikâyettir. Genellikle ciddi bir sorunun işareti değildir, ancak oldukça rahatsız edici ve hatta acı verici olabilir.

Hazımsızlık da hamilelik sırasında yaygındır ve mide ekşimesi ile ortaya çıkabilir. Kendinizi tok, gazlı veya şişkin hissediyorsanız, hazımsızlığınız var demektir!

Mide ekşimesi, midenizdeki mide asidi yemek borunuza (ağzınız ve mideniz arasındaki boru) doğru itildiğinde meydana gelir. Bu, göğüs kemiğinizin arkasında veya midenizde başlayan ve yükseliyor gibi görünen bir yanma hissine neden olur. Ayrıca ağzınızda ekşi bir tat olabilir veya boğazınızda kusmuk yükseliyormuş gibi bir his olabilir. Mide yanmasını tedavi etmek önemlidir, çoğu kez ağrı nedeniyle düzgün yemek yememenize neden olur ve yemek yemiyorsanız, bebeğiniz doğru besini alamaz.

Hamilelik sırasında mide yanmasını nasıl önleyebilir veya tedavi edebilirsiniz?

Gün boyunca 3 öğün yerine 6 küçük öğün yiyin. Bu, midenizin fazla dolmasını önleyebilir.
Uyku saatine çok yakın yemek yemeyin (2-3 saat önce)
Başınızı midenizin üzerine çıkarmak için yastığınızı yukarı kaldırın (yerçekimi yardımcı olabilir!).
Baharatlı yiyecekler veya çikolata, kızarmış yiyecekler ve kafein gibi diğer tetikleyici yiyeceklerden uzak durun.
Başka yöntemler denediyseniz ve hiçbir şey işe yaramadıysa, alınması güvenli kabul edilen ilaçlar vardır. Kendi kendinize ilaç almadan önce, neyin güvenli olduğunu doğrulamak için doktorunuzla konuşun.

Kabızlık

Endişelenmeyin, yalnız değilsiniz - kadınların %70'inden fazlası hamileliklerinin bir noktasında bu şikayeti yaşamaktadır.

Hamilelik sırasında kabızlığa neden olan birkaç farklı şey vardır:

Yeni misafirinizin ihtiyaç duyduğu tüm vitamin ve mineralleri emmenize yardımcı olmak için sindirim sisteminiz yavaşlar (rahatlar).
Genişleyen rahim, etrafındaki bağırsaklara baskı uygulayarak daha fazla gecikmeye neden olur.

Hamilelik sırasında kabızlığı nasıl önleyebilir veya tedavi edebilirsiniz?

Lif içeriği yüksek yiyecekler yiyin. Bunu önleyici bir tedbir olarak gebeliğin başlangıcından itibaren yapmaya çalışın. İyi yiyecekler arasında bezelye, fasulye, mercimek, badem, avokado, çilek, yulaf kepekli kekler, yulaf ezmesi bulunur.
Her gün en az 8 bardak su için. Susuz kalmamak, işlerin yolunda gitmesi için bir zorunluluktur!
Sağlıklı sindirimi sürdürmeye yardımcı olmak için, gebeliğe zararı olmayan bir probiyotik alın.
Egzersiz yapın! Hafif egzersiz, bağırsaklarınızın hareket etmesine ve sisteminizin düzenli olmasına yardımcı olabilir.
Kabızlık şikâyetini azaltmak için özel yumuşak demir içeren doğum öncesi bir vitamin deneyin.

Uykusuzluk

Kadınların %78'i hamilelik sırasında diğer zamanlara göre daha fazla uykusuzluktan şikâyet etmektedir.

Uykusuzluk terimi, uykuya dalmakta veya uykuyu sürdürmekte güçlük çekmeyi ifade eder.

Hamilelikte yaşanan yorgunluk ve uyku sorunlarının en büyük nedenlerinden biri hormonal değişikliklerdir. Bu değişiklikler kaslar üzerinde engelleyici bir etkiye sahip olabilir, bu da horlamaya neden olabilir ve kilolu kadınlarda uyku apnesi gelişme riskini artırır. Bu kesintilerin yanı sıra mide bulantısı, mide ekşimesi ve hamilelikle ilgili diğer ağrıların neden olduğu kesintiler uyku kaybına neden olabilir.

Hamilelik sırasında ortaya çıkan veya daha da kötüleşen yaygın uyku sorunlarından bazıları şunlardır:

Huzursuz bacak sendromu
Uyku apnesi
Gece mide ekşimesi

Hamilelik sırasında uykusuzluğu nasıl önleyebilir veya tedavi edebilirsiniz?

Uyku zamanını planlayın ve önceliğiniz uyku olsun.
Doktorunuz tarafından aksi belirtilmedikçe her gün yaklaşık 30 dakika egzersiz yapmaya çalışın.
Bebeğinize ve böbreklerinize kan akışını ve besin maddelerini iyileştirmek için sol tarafınıza yatın ve uzun süre sırtüstü yatmaktan kaçının.
Gün içinde bol sıvı, özellikle su için ve yatmadan 2 saat önce içtiğiniz miktarı azaltın.
Baharatlı, asitli veya kızartılmış yiyecekler yemeyi bırakın ve gün boyunca sık sık daha küçük öğünler yiyin.
Hamilelikte horlama sık görülür, ancak nefesinizde duraklamalar oluyorsa uyku apnesi olup olmadığını kontrol ettirin. Ayrıca, özellikle şişmiş bilekleriniz veya baş ağrılarınız varsa, kan basıncınızı ve idrar proteininizi kontrol ettirin.
Huzursuz bacak sendromunuz varsa bunun nedeni demir veya folat eksikliği olabilir, bu nedenle test yaptırın.
Uyuyamıyorsanız kendinizi zorlamayın- rahatlamak için okumaya veya meditasyon yapmaya çalışın.
Bir gece lambası kullanın, bu daha hızlı uyumanıza yardımcı olacaktır.
Beyninizi ve sinirlerinizi sakinleştirmek için meditasyon yapmayı deneyin.
Uyku sorunlarınız hakkında doktorunuzla konuşmaktan çekinmeyin. Doktorunuzun kontrol etmek isteyeceği bir beslenme eksikliği veya solunum sorunu (uyku apnesi) olabilir. Ayrıca yararlı önerileri olabilir!

Diş Eti Kanaması ve Diş Ağrısı

Hamilelik sırasında ağız sağlığı ile ilgili sorunlar, daha belirgin bazı semptomların gölgesinde kalır, ancak bu göz ardı edilecek bir şey değildir! Yakın zamanda yapılan bir araştırma, hamile annelerin %75'inin hamilelikleri sırasında bir tür ağız sağlığı sorunu yaşadığını bulmuştur. Semptomlar arasında diş eti kanaması, diş ağrısı ve artan diş hassasiyeti vardır. Kadınların sadece %57'si hamilelikleri sırasında diş hekimine gerçekten gider. Hamilelik sırasında diş hekiminizi ziyaret etmek önemlidir çünkü ağzınızdaki herhangi bir enfeksiyon bebeğinizin sağlığını olumsuz etkileyebilir.

Gebe kadınların karşılaştığı en yaygın oral rahatsızlık diş eti kanamasıydı. Bunun başlıca nedeni hamilelik sırasında diş etlerini plak varlığına karşı hassas hale getiren hormonal değişikliklerdir. Diş eti kanaması tedavi edilmezse diş eti iltihabına yol açabilir. Birçok çalışma, diş eti iltihabının düşük doğum ağırlıklı bebekler için potansiyel bir risk olabileceğini belirtmektedir. Kanayan diş etleri ayrıca, sıcak ve soğuk sıcaklıklara karşı hassasiyete neden olabilir ve bir diş eti çekilmesine yol açabilir. Diş hekiminiz size tedavi ve nazik diş bakımı konusunda önerilerde bulunabilir.

Hamilelik sırasında diş eti kanamasını nasıl önleyebilir veya tedavi edebilirsiniz?

Dişlerinizi ve diş ipinizi sürekli ve titizlikle fırçalayın. Ancak diş ipi kullanmak zaten hassas olan diş etlerinde kanamaya neden olabileceğinden nazik davrandığınızdan emin olun.
Hamilelik boyunca her 3 ayda bir diş hekimini ziyaret edin ve emzirme bitene kadar bu sıklıkta devam edin.
Sağlıklı beslenmek ve doğum öncesi vitaminleri almak da hamilelik sırasında hem ağız hem de genel sağlığın korunmasında önemli bir faktördür; doğru beslenme zorunludur.

Baş Ağrıları ve Migrenler

Hamilelik sırasındaki baş ağrıları hormonal değişiklikler, gerginlik, tıkanıklık, kabızlık, uykusuzluk, su kaybı, düşük tansiyon, düşük kan şekeri ve hatta kafein yoksunluğunun bir sonucu olabilir. Bazı durumlarda, preeklampsi neden olur.

Preeklampsi

Gebeliğin 3’üncü ayından sonra şiddetli bir baş ağrısı, hamilelik sırasında preeklampsi veya yüksek tansiyon belirtisi olabilir. Preeklampsi, gebeliklerin yaklaşık yüzde beş ila onunu etkileyen nadir görülen bir durumdur. Preeklampsinin bir sonucu olan baş ağrıları tutarlı, kalıcı ve zonklayıcıdır. Preeklampsili annelerde ayrıca bulanık görme veya görme lekeleri, kilo alma, sağ üst karın bölgesinde ağrı, ellerde ve yüzde şişme şikayetleri olabilir. Normalin dışında bir baş ağrınız varsa veya bu belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız hemen doktorunuzu aramalısınız.

Hamilelik sırasında baş ağrısını nasıl önleyebilir veya tedavi edebilirsiniz?

Duruş önemli bir rol oynar. Ayağa kalkmaya ve dik oturmaya çalışın.
Bol bol dinlenin ve gevşeme egzersizleri yapın (stresi azaltın!)
Egzersiz (günlük 30 dakikalık yürüyüş)
Sık sık ve dengeli yemek yiyin
Yiyecekler genellikle baş ağrısı veya migreni tetikleyebilir. Bir yemek günlüğü tutun ve çikolata, kafein, süt ürünleri, koruyuculu etler gibi baş ağrısını tetikleyen yiyeceklerden kaçının.
Günde en az 8 bardak su içerek susuz kalmayın (susuzluk tetikleyici olabilir)

Baş ağrınız veya migreniniz varsa, onu şu şekilde rahatlatmayı deneyebilirsiniz:

Başınıza veya boynunuza kompres uygulamak
Kan şekerinin düşmesini önlemek için daha sık yemek yemek ve daha fazla su içmek
Başınıza masaj yapın (veya sizin için yapacak birini bulun)
Işığa veya sese karşı hassassanız, bunları engellemeye veya en aza indirmeye çalışın (güneş gözlüğü, kulaklık)
Ani şiddetlenen veya aniden ortaya çıkan baş ağrıları, normalden farklı baş ağrıları, görme değişikliklerinin eşlik ettiği baş ağrıları, ani kilo alımı, sağ üst karın bölgesinde ağrı veya ellerde ve yüzde şişlikler yaşarsanız, doktorunuza başvurunuz. Çünkü bu preeklampsinin bir işareti olabilir.